Ekim ayı enflasyonunun %2,55, dört aylık enflasyonun ise %10,25 olarak gerçekleştiğini belirten Okumuş, kış aylarının gelmesiyle birlikte doğalgaz ve diğer zorunlu harcamalarla kamu görevlilerinin gelir kayıplarının daha da büyüyeceğini ifade etti. 7. Dönem Toplu Sözleşme'de Hakem Kurulu'nun verdiği kararın enflasyona yenildiğini ve kamu görevlilerini mağdur ettiğini savunan Okumuş, "Geçmiş tekrarlanmasın, kamu görevlilerimiz kışın soğukluğunu ceplerinde yaşamasın istiyoruz" dedi.
Devletin kendi alacaklarına uygulayacağı artış oranının %25,49 olarak belirlendiğini, ancak memura 2026 yılı için (%11+%7) artış öngörüldüğünü belirten Okumuş, bu durumu "adaletsizlik" olarak nitelendirdi. Okumuş, “Alırken bol keseden, verirken boş kese gösteren sistemle adalet sağlanmaz. Kamu görevlilerine Ocak ayında yapılacak artış, Yeniden Değerleme Oranı’nın altında kesinlikle olmamalıdır" şeklinde konuştu.
Kurumlarda, yemekhanelerde ve koridorlarda bordro kıyaslamaları yapıldığını, bu durumun çalışma barışını bozduğunu dile getiren Okumuş, sadece enflasyon rakamlarının değil, artan evlilik maliyetleri, çocuk bakım giderleri ve ev almanın imkansız hale gelmesinin de alım gücünü istikrarlı bir şekilde azalttığını vurguladı. Okumuş, "Memur-Sen olarak; devletin güven kalesi, kamu hizmetinin asli ve vazgeçilmez unsuru kamu görevlilerimiz için 8. Dönem Toplu Sözleşme masasında İşverenin/Hakemin yaptığı hatayı düzeltmesini ve çalışanlar arasında huzurun tekrar sağlanmasını bekliyoruz" diyerek sözlerini tamamladı.