Son yıllarda maliyetler ve enflasyon nedeniyle artan taksi fiyatları vatandaşın cebini zorluyor. Gazetemiz muhabiri de hem taksicilerle hem de vatandaşlarla görüştü. Vatandaşların bir kısmı taksiye binmek yerine yürümeyi tercih ettiklerini belirtirken, özellikle kısa mesafelerde ücretlerin yüksekliğinden şikayet ediyor. Bir kısmı ise uzak mesafelerde taksi şoförlerinin taksimetre açmadıklarına dikkat çekti.
Taksiciler ise artan maliyetlerden şikayetçi.
Gazetemize konuşan bazı vatandaşlar görüşleri şu şekilde:
Döndü Çalışkan: Hayat zaten pahalı, taksiye binemiyoruz. Yaşadığım mahallede halk otobüsü saat başı geçiyor. Bir otobüsü kaçırınca işlerimize gecikiyoruz. Nadiren de olsa işe geç kalmamak için taksi kullanmak zorunda kalıyoruz. Kısa mesafe bile olsa taksimetre ücretleri bütçemizi aşıyor. En son taksi kullanmak zorunda kaldığımda kısa mesafeye 350 TL ödedim. Asgari ücretli bir vatandaşın taksi kullanması bütçesini zorlayacaktır.
Rıza Erden: Bu konuda vatandaş mağdur. Ben İstanbul’da yaşıyorum. İstanbul’da taksi bekliyoruz gelmiyor, gelende kısa mesafeye yolcu almıyor. Çorum’a cenaze için geldim. Taksi kullanmak zorunda kaldım. Taksi şoförü zaten taksimetre açmadı, kırk kilometre mesafeye 3.800 TL taksi parası ödedim. Hatta cebimdeki son parayı vermek zorunda kaldım. Çorum küçük yer bu nedenle taksiye binmek yerine yürümeyi tercih ediyorum. Cenazeye katılmam gerektiği için itiraz etmeye zamanım yoktu ama yetkililerin bu duruma çözüm bulmaları gerekiyor.
Murat Ç.: Ben kronik rahatsızlığı olan biriyim. Hastaneye gitmek için çok sık taksiye binmek zorunda kalıyorum. Özellikle gece kullanmak zorunda kaldığımda bu ekonomik açıdan beni çok zorluyor. Her taksici aynı mesafeye aynı ücreti almıyor. Herkes sanki kafasına göre bir ücret belirliyor. Vatandaş taksi ücretlerinden dolayı mağdur. Hasta olan ya da küçük bebeği olup binmek zorunda kalanın bütçesini zorluyor. Daha insaflı bir ücretlendirme yapılması gerekiyor.
Öte yandan taksi şoförleri de artan yakıt, araç bakımı, sigorta ve yedek parça maliyetlerinden dolayı tarife güncellemelerinin kaçınılmaz olduğunu belirtti.
“Maliyetlere Yetişmekte Zorlanıyoruz”
Gazetemize konuşan taksi şoförü Hasan Hüseyin Şimşek vatandaşların ekonomik olarak zorlandığından dolayı taksiye binemediklerini dile getirdi. Şimşek aynı zamanda taksi şoförlerinin de zorlandığını belirterek şu sözlere yer verdi: “Öncelikli olarak akaryakıt giderleri çok fazla. Araçlarda arıza durumlarında yedek parça maliyetleri pahalı. Araç sigortası giderleri de maliyet açısından bizleri zorluyor. Geçenlerde kullandığım taksinin bir tekerinin patlaması bana 3.500 TL zarar verdi. Zaten Türkiye genelinde ekonomik olarak vatandaş zorlanıyor. Hal böyle olunca bu durum bizim giderlerimizi de etkiliyor. Zaten taksi ücretlerini bizler belirlemiyoruz. Taksiciler Minibüsçüler ve Servisçiler Odasının talep ettiği fiyat üzerine Esnaf ve Sanatkarlar Odası Birliği ve ilgili makamlar ile ortak belirlenen fiyatları uyguluyoruz”. Vatandaşın taksiye bile veresiye ile bindiğini söyleyen Şimşek “Taksiye binen vatandaşın çoğunun cebinde nakit yok. Taksi ücretini vermekte güçlük çeken vatandaş ya ay sonu vermeyi teklif ediyor ya da kredi kartı ile ödemek istiyor. Veresiye versem ben evime ne götüreceğim? Bu nedenle taksilerimizde pos cihazı bulunduruyoruz” diyen Şimşek taksilerde bulundurdukları pos cihazlarına da her çekim için ayrı para kesintisi olduğunu belirtti. Şimşek ayrıca “Taksilerin çoğunda pos cihazı yok. Çünkü taksi şoförleri pos cihazlarını kendi paraları ile alıyor, bir de her çekimden para kesintisi olunca bizler de zorlanıyoruz” dedi.
Vatandaşın sıkça gündemine gelen bir başka konu olan taksimetrelerin yolculukta açılmaması ile ilgili olarak da konuşan Hasan Hüseyin Şimşek “Taksimetrelerin yolculukta açılmaması yasal değil. Ancak bazı şoför arkadaşlarımız, uzak mesafelerde müşteri ile ücret konusunda anlaşma yapıp taksimetre açmadığı oluyor” şeklinde ifade etti.
“Can Güvenliğimiz Yok”
Taksi şoförlüğünün zor olduğundan, can güvenliklerinin olmamasından bahseden taksi şoförü Orhan Aygün “Ben çoğunlukla gece çalışan biriyim. Geceleri yollarda her türlü insana denk geliyoruz. Yasaklı madde kullananı mı, bıçak çekenleri mi anlatayım bilemiyorum. Taksime binen uyuşturucu madde kullanmış birini aracıma aldığımda polis çevirmelerinde bir de üzerinde yasaklı madde çıkması durumunda bizler de o şahısla birlikte karakola gitmek zorunda kalıyoruz. Alkol kullanıp zorbalık yapanlar zaten bizi çok zorluyor.” Aygün ayrıca “Vatandaş haklı evet fakat bizler de zor şartlarda ekmeğimizi kazanıyoruz. Yollardaki kasislerin birçoğu yüksek olduğundan araçlarımız zarar görüyor. Araçların yedek parça fiyatları yüksek maaliyet. Takside çalıştırmış olduğumuz şoförlerin sigortası aylık 10.000 TL. Araç muayene ücretleri, belediye vergisi ve hastanedeki taksi duraklarına şoförler sırayla gittiği için ona da ayrı ücret ödüyoruz. Bizler de kolay şartlar içinde çalışmıyoruz. Vatandaşın taksimetre ücreti konusunda şikayetlerini bize değil ilgili makamlara iletmeleri gerekir” şeklinde ifade etti.
Taksi duraklarında tuvalet bulunmamasına değinen Orhan Aygün “İlgili yerlere durağımızda tuvalet olmadığı konusunda şikayetlerimizi yapmamıza rağmen çözüm bulunamadı. Mehmet Akif Ersoy caddesinde bulunan taksi durağının yakınında cami, kahvehane ya da halka açık bir tuvalet olmadığı için abdest bile alamıyoruz” diyerek, ilgili kurumların bu konuya çözüm bulmalarını talep ettiklerini dile getirdi.