Fakat kısa bir süre sonra, fabrika bekçisi dondurucunun kapısını açmış. Ve adamı ölümden kurtarmış.
Ertesi gün, fabrika müdürü bekçiye sormuş;
-İşçinin hala içeride olduğunu ve gitmediğini nereden biliyordunuz?
Bekçi cevap vermiş;
-O, bu fabrikada bana selam veren tek kişi. Her gün girerken gülümser ve nasıl olduğumu sorar, çıkarken de her zaman selamlaşırız. O gün sabah işe gelmesine rağmen, kapanış saatinde kendisini görmedim. Hala fabrikada olduğundan emindim, bu yüzden onu bulana kadar aradım…
Dün İsviçre’de yaşayan bir arkadaşım bana bir fotoğraf yolladı. Fotoğrafta duvara bantlanmış bir para ve yanında asılı kağıtta bir not var.
Arkadaşım fotoğrafın ardından şu mesajı yolladı;
“Bu ülkenin sevmediğim yanları var ama sevdiğim çok yönü var en başta dürüstlük ve tok gözlülük. Bunu apartmanda bulmuş biri ve asmış notta şöyle yazıyor;
Bu para kime ait? Onu apartmanda buldum ve onu kim kullanmak ister? Çok incelmiş değil mi insanlar?”
Evet bence de çok ince bir düşünce. Özellikle sahibi çıkmazsa, kullanmak isteyen birinin alabilmesine hak tanıması…
Bu bize yabancı bir davranış şekli değil aslında. Çevremde aynı durumda aynı davranışı sergileyecek birçok insan tanıyorum. Bence cömertlik ve dürüstlük konusunda hala sağlam bir toplumuz.
Fakat burda konu olayın nerede geçtiği değil. Dikkatimi çeken şey, arkadaşımın hissi...
Çok da önemli değilmiş gibi görünen incelikli davranışların, insanlar üzerinde etkisi ne kadar büyük değil mi?
Ne o bu etkinin, hissettirdiği o şeyin adı?
Güven.
Dünya üzerinde hangi topraklar da olursan ol, doğru bir davranış en çok bu duyguyu besliyor.
Güvenmeyi…
Bence insanın en çok ihtiyacı olan ve maalesef en çok da yokluğunu hissettiği şey bu! Güven…
Sırtını Yaradan’a yasladığında buluyorsun o güveni evette, gün yaratılanların seyrinde geçiyor ya…İşte orada zorlanıyorsun!
Bu yüzden daha çok hikayelere ihtiyacımız var. Bunun içinde, böyle hikayelerdeki kahramanlara…
Ömür dediğin bir şekilde geçiyor, kim de ne iz bırakacaksın, kimler sende ne iz bırakıyor?
Güzel birkaç hikaye de kahraman olabildiysen ne mutlu sana! Bende olmak isterim.
Merhaba, hikayemdeki güzel insanlar. Umarım bana ilham olacaklarınızla, çok kez karşılaşırım. Size ihtiyacım var…