İÇİNDEKi PUTLARDAN İÇİNDEKİ İBRAHİM’E -2

Yayınlama: 07.05.2024
Düzenleme: 06.05.2024 15:50

İÇİNDEKi PUTLARDAN İÇİNDEKİ İBRAHİM’E -2

 

Bunun üzerine Nemrut, İbrahim’in cezalandırılmasını istedi.

İbrahimin ise peygamberliğini açığa çıktı. Halkı Hakka çağırdı. Babil’liler ise İbrahim’e şöyle cevap verdi;

-Atamızın anamızın dinini bırakmamızı mı istiyorsun?

İbrahim onlara, ana ve atalarınız da sizin gibi sapkınlık içindedirler. Çünkü öyle bir şeye tapıyorlar ki onlara ne faydası ne de zararı vardır,  dedi.

Allah(c.c) Enam/83 te şöyle buyurdu;

“Biz bu delillerimizi kavmine karşı İbrahim’e verdik. Biz dilediğimiz kimsenin derecelerini yükseltiriz. Muhakkak senin Rabbin Hakim’dir Alim’dir.”

Ve yine Allah(c.c) şöyle buyurmuştur;

“Onun kavmi onunla mücadele etti. (İbrahim) dedi ki;

“Allah beni doğru yola iletti. Siz O’nun hakkında benimle mücadele mi ediyorsunuz? Ben O’na şirk koştuğunuz şeylerden korkmuyorum ancak Rabbimin dilemesi müstesna. Benim Rabbim ilmiyle her şeyi kuşatmıştır düşünmüyor musunuz?”  (ENAM/80)

Nemrut İbrahim’e:

-Senin İlahın ne yapıyor ki bende onu yapayım, dedi. Ve Allah(c.c) şöyle buyurdu;

“Allah’ın kendisine mülk verdiği o kimseyi görmedin mi? Ki o İbrahim’le Rabbi konusunda mücadele ediyordu. İbrahim dediği zaman benim Rabbim O ki diriltir ve öldürür.  (BAKARA/258)

Nemrut buna karşılık  ben de diriltir ve öldürürüm, dedi.

Nemrut zindandan iki kişi getirttirip birisini öldürttü.

-İşte dedi. Diriyi öldürdüm!

Sonra ötekisinin ellerini çözdürdü.

-İşte ölüyü de dirilttim! Çünkü elleri bağlı olan öldürülecek kimseydi. Şimdi onu bağışladım salıverdim. Böylece ona hayat verdim, dedi. Bunun üzerine İbrahim Nemrut’a tekrar şöyle hitap etti;

“İbrahim dedi ki;

Muhakkak benim Rabbim Güneşi doğudan getiriyor sen de onu batıdan getir.”(Bunun üzerine) o Hakkı örten şaşırdı. Muhakkak Allah zalim kavmi hidayete erdirmez. ” (BAKARA/258)

Nemrut buna cevap vermeyip sustu fakat halk Nemrut’un korkusundan İbrahim’i dinlemedi.

Nemrut, İbrahim’i hapsetmelerini emretti.

İbrahim hapisteyken babası ölünce , Nemrut onu ateşe atmaya karar verdi

“Şayet yapacaksanız onu(İbrahim’i) yakın! Ve ilahlarınıza yardım edin!”  (ENBİYA/68)

Yüksek bir yeri ateş yakılacak yer olarak seçtiler. Ve Allah şöyle buyurdu;

“İbrahim için bir bina yapın da onu ateşe atın!’ dediler.” (SAFFAT/97)

Ateş için yeri hazırladılar. Odunlar taşındı. Oraya odun götürmek için odun yüklenen develer odunların İbrahim’i yakmak için taşındığını bildiklerinden sırtlarındaki yükü yere düşürürlerdi götürmek istemezlerdi. Bundan ötürü İbrahim onlara hayır duada bulunurdu. Bu odunlar bir yıl boyu taşındı. İbrahim’in ateşe atılacağının bütün ülkede bilinmesi ve halkın orada hazır bulunması için iş uzatıldı. Beli bükülmüş ihtiyarlar hastalar sürüne sürüne giderler dağdan sırtlarında birer ikişer odun getirirlerdi.

Bir yıl boyunca odun taşındı. Sonra bu odunlar ateşe verildi. Alevleri gökyüzünü sardı.

İbrahim ateşe getirildiğinde onu sevenler gizli gizli ağlıyordu.

Ateş öyle sıcaktı ki İbrahim ‘i atmak için ona yanaşamadılar. Bunun üzerine şeytan kendini önemli bir kişi kılığına sokarak Nemrut’a onu mancınıkla atmaları fikrini verdi.

Allah(c.c) Cebrail’e emretti:

-İbrahim’i havadayken tut. Ben Cebrail’im de! Benim yapabileceğim bir dileğin var mı, diye sor”

Cebrail denileni yaptı.

İbrahim şöyle cevap verdi;

-Benim dileğim Allah’adır sana değildir. Ben O’nun kuluyum! Ateşte O’nundur! Nasıl dilerse öyle yapsın, dedi.

İbrahim Allah’tan başka kimseden yardım dilemeyerek;

Allah(c.c.) o zaman ateşe şöyle emretti:

“Biz söyledik:

“Ey ateş İbrahim’in üzerine soğuk ve selâmet ol!” (ENBİYA/69)