Çorum
Az bulutlu
24°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
40,2659 %0.13
46,8169 %0.22
Ara
Kesin Karar Ulusal Baba Yadigarı 48 Yıllık Anadol’u Nasıl Satacağını Kara Kara Düşünüyor

Baba Yadigarı 48 Yıllık Anadol’u Nasıl Satacağını Kara Kara Düşünüyor


Baba Yadigarı 48 Yıllık Anadol’u Nasıl Satacağını Kara Kara Düşünüyor

Konya’da bir kişi baba yadigarı olan 48 yaşındaki Anadol marka otomobili satışa çıkarırken, ailenin bir üyesi gibi gördükleri otomobili satarken notere nasıl gideceğini düşünüyor.
Yavuz Göçen (65), 1976 yılında lise 2. sınıfa giderken babasının sıfır olarak aldığı, aileden biri olarak gördükleri ve sayısız hatırası olan Anadol marka otomobilini satışa çıkardı. Ailesindeki herkesin araba sürmeyi bu otomobilde öğrendiğini hatta ehliyetlerini bile bu arabayla aldıklarını belirten Göçen, zorunlu sebeplerden dolayı arabasını satmak istediğini belirtti. Babasını 2014 yılında kaybeden Göçen, babasının hayattayken son isteğinin arabanın sesini son kez dinlemek olduğunu ifade etti. Göçen, zorunlu sebeplerden dolayı arabasını satmak istese de alıcı çıkması halinde notere nasıl gireceğini, anahtarı bir başka kişiye nasıl vereceğini dalgın bir şekilde düşünüyor.

“Babamın ilk gözağrısı ve ilk arabamız”
Arabanın alındığı zamanı anlatan Yavuz Göçen, "Arabamızın bize gelişi 1976 yılının Şubat ayıydı. Bir kış günüydü karlı ve buzluydu. Ben o zamanlar lise 2’ye gidiyordum. Babamın ilk gözağrısı ve ilk arabamız. Araba sürmeyi bunda öğrendik, ehliyeti bunda aldık, ilk uzun yollarımızı bununla yaptık. 48 yıl oldu, ilk geldiği günden beri ailenin bir ferdi. Hiç ayrılmadık. Babam 2014 yılında rahmetli oldu. 2013 yılından beri de bende bu araba. Yaklaşık 11 senedir tüm bakımlarını kendim yapıyorum” dedi.

“Vedalaşma zamanımız geldi”
Arabasını zorunlu sebeplerden dolayı satmak istediğini belirten Göçen, “Konya’da önceden bu araba için bir parçacımız vardı. O parçacımız hayatını kaybetti ve dükkanı kapattı. Biz çok dedik ‘sen ne olur hayatta kal, sen gitme’. O dükkan kapandıktan sonra Konya’da tamircisini zor buluyoruz. Yedek parçasını zor temin ediyoruz. İnternet üzerinden iletişime geçip bulmamız gerekiyor. Bu arabanın tamiri ile günlük iş yapamıyorsun. Ustaya götürüyorsun kimse eski arabaya müdahale etmek istemiyor. Bir yerde çekiniyorlar, çoğu anlamıyor. Durum böyle olunca artık vedalaşma zamanımız geldi diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.

“Babam, bu arabaya ölünceye kadar bindi”
Ailenin ferdi olan Anadol marka arabası ile unutamadığı hatıralarından anlatan Göçen, “Lise zamanlarımızda her yaz yazlığa giderdik. 1970’li yıllarda bu arabanın kadranında 160 yazar. Abim, birkaç sefer bu arabada 160’i aşıp kilometre telini koparttığını bilirim. Bu arabayla çok güzel hatıralarımız vardır. Bu arabayı alırken 73 model Ford Granada vardı. Babama yalvardık. Baba ‘ne olur Ford Granada’yı alalım’. O 120 bin lira bu da 90 bin liraydı. Babam da bize ‘hiç Alman’ın yaşlısı ile Türk’ün genci bir olur mu?’ dedi. Anadol’dan vazgeçmedi. Aradan 4-5 sene geçti Anadol’un yeni kasası çıktı. Babama ‘bunu satalım’ dedik. Rahmetli şaşırdı, arabayı çok sever. Babama bu sefer sorunca ne alalım diye babam ‘tekrardan Anadol alalım’ dedi. Bu arabaya babam ölünceye kadar bindi. Ölmeden önce de son isteği ‘oğlum arabayı çıkartın, bir sesini duyayım’ dedi. Dinledi ve vefat etti” diye konuştu.

“Gözlerimiz yaşarır, bu durum hiç kolay olmayacak”
Yeni sahibinin sadece parayı vermesinin önemli olmadığını, arabaya iyi bakması gerektiğini ve notere nasıl gideceğini çok düşündüğünü ifade eden Göçen, “Gözlerimiz yaşarır. Bu durum hiç kolay olmayacak. 1982’de bu arabaya bir alıcı oldu. Adam dedi ki ‘bu arabayı bana satın’. Babamı razı etmiş. Babam en son bu arabayı ne yapacaksın diye sorunca adam da ‘ben bu arabayı ortadan keseceğim. Arkasına kasa yapacağım. Pikap yapacağım’ demiş. Babam da kararından vazgeçip adamı kovalamış. Bu araba artık ailenin bir evladı gibi oldu. Ayrılık biraz zor olacak ama zorunlu sebeplerden” dedi.

KAYNAK: İHA
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *