Çorum
Açık
21°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
41,3046 %0,23
48,9129 %0,43
Ara

MUHARREM AYI 

YAYINLAMA:
MUHARREM AYI  Muharrem ayı, hicri takvimin ilk ayıdır. Muharrem ayı, İslamiyet öncesi ve sonrası önemli aylardan kabul edilir. İslam tarihi açısından önemli hadiselerden biri olan hicreti esas almaktadır. Hicret, Hz. Peygamber’in Mekke’den Medine’ye göç etmesi olayı anlamına gelmektedir. Kameri aylardan Muharrem ayının onuncu günü 16 Temmuz Salı aşure günüdür. Bugün de bir çok Peygamberin hayatında önemli ve olumlu olaylar vuku bulmuştur. Sahih kaynaklarda zikredildiğine göre bugün; -Hz. Âdem (AS)’ın tövbesi aşure günü kabul edilmiştir. -Hz. Nuh (AS)’ın gemisi Cudi dağının üzerine aşure günü demirlenmiştir. -Hz. Musa (AS) aşure günü Kızıl denizi yararak kurtulmuş, Firavun ve ordusu denizde boğulmuştur. -Hz. Musa ve Hz. İsa’nın doğduğu ve o gün semaya yükseltilmesi. -Hz. Yusuf (AS) kardeşlerinin attığı kuyudan aşure günü kurtulmuştur. - Hz. Davut (AS) tövbesi aşure günü kabul edilmiştir. -Hz. İbrahim (AS) oğlu Hz. İsmail (as) aşure günü doğmuştur. -Hz. Yakup (AS) oğlu Yusuf’un hasretinden dolayı kapanan gözleri o gün görmeye başlamıştır. -Hz. Eyüp (AS) hastalığından aşure günü şifaya kavuşmuştur. Bu sebeple aşure günü bütün dinlerde ve son din İslam dininde önemli bir yere sahiptir. Peygamber Efendimiz, Muharrem’in onuncu günü hem kendi oruç tutmuş hem de ashabına oruç tutmalarını tavsiye etmiştir. Peygamber Efendimize Yahudilerin ve Hristiyanların sadece 10. gün oruç tuttuklarını haber verilince; eğer gelecek seneye erersek 9 ve 10. gün tutalım buyurmuştur. Ondan dolayıdır ki yalnızca aşure günü değil, 9 ve 10. günleri oruçlu geçirmek müstehaptır. Hz. Muhammed’in sünnetine tam anlamıyla uygun hareket etmenin yolu da budur. Peygamber Efendimize (SAV) aşure günü tutulan orucun kıymeti soruldu, o ise: “Geçmiş bir senede işlenen hata ve günahların bağışlanmasına vesile olacağını müjdelemiştir.” Diğer bir hadisi şerifinde ise: “En faziletli oruç (Ramazan’dan sonra) Muharrem’de tutulan oruç, farzlar dışında en faziletli namaz da gece namazıdır “buyurmuştur. Kıymetli Okurlar! Muharrem Ayı; aynı zamanda hepimizin ortak acısı, tarihimizin yürek yarası olan Kerbela olayının yaşandığı aydır. Peygamberimizin biricik torunu Hz. Hüseyin ve çoğu Ehlibeytten olmak üzere beraberindeki 72 Müslümanın Kerbela’da şehit edilmeleri, bütün Müslümanlar için elbette ki büyük bir üzüntüdür. Kerbela çetin bir imtihanın ve hüznün adıdır. Peygamberimizin aile efradından asırlara miras kalan ağır bir derstir... Kerbela’yı anlamak için Hz. Hüseyin’i tanımak lazımdır. Hz. Hüseyin, dedesi olan Hz. Muhammed (SAV) ın yolunda yürüyen şerefli, haksızlığın ve zulmün karşısında duran, hakkın, adaletin, vefanın, sadakatin yoluna baş koyan haysiyetli, şerefli bir mümindir. Hz. Hüseyin’i sevmek, onun uğruna can verdiği değerleri sahiplenmeyi gerektirir. O, tüm nesiller ve çağlar için onurlu bir hayatın asil bir duruşun örneğidir. Hz. Hüseyin’in imanını ve ahlakını kuşanmak, aynı zamanda onun yiğit ve fedakâr şahsiyetini gençlerimize aktarmak bizim yegâne görevimizdir. Hz. Ömer, Hz. Osman, Hz. Ali, Hz. Hamza’ nın şehit edilmeleri de böyle büyük bir üzüntüdür. Fakat, Peygamber Efendimiz (SAV) Hz. Hamza’nın şehit edildiği günün yıl dönümlerin de matem ve yas tutmadı, tutulmasını da emretmedi. Şayet öyle olsaydı ki her şeyden önce Peygamber Efendimizin ölümü için matem tutulurdu. Muharrem Ayı’nın tarihimizde, kültürümüzde de ayrı bir önemi vardır. Muharrem ayı, aşure ayıdır. Aşure, birlik ve beraberliğimizin, paylaşma ve dayanışmamızın simgesidir. Türk-İslam geleneğinde önemli bir yer tutan  “Aşure“  aynı zamanda Muharrem ayında en az on gıda maddesinden yapılarak özel merasimlerle dağıtılan, tatlıya da isim olmuştur. Günümüzde Müslümanlar Muharrem ayında aşure pişirerek halka, komşulara, dostlara ikram ederler. Bununla Hz. Nuh (AS) ve Musa (AS)’ın zorluktan kurtularak bolluğa kavuştuğu için; Allah’tan zorluklardan, sıkıntılardan kurtularak bolluğa, bereketli bir hayata kavuşturması niyaz edilir. Aşure tatlısı Anadolu’da oruçların kabulü, dostluğun, kardeşliğin, birlik ve beraberliğin pekişmesi, yardımlaşma ve dayanışmanın güçlenmesi ve bereketin simgesi olmuştur. Kerbela şehitlerimizi ve bütün şehitlerimizi rahmetle anıyoruz! Ruhları şad olsun...Âmin.
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *