Çorum
Kapalı
17°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
41,3247 %0,24
48,8293 %0,45
Ara

YAŞAMAK

YAYINLAMA:
YAŞAMAK Bir zamanlar bir taş işçisi varmış. Kızgın güneşin altında dağın eteğindeki taş ocağında çalışır, sabahtan akşama taş çıkartırmış. Bir gün gene kan ter içinde çalışırken kafasını bir an kaldırıp güneşe bakmış; “Ah bir güneş olsaydım” demiş, öylesine yüksekte, öylesine güçlü… Öykü bu ya, o an bir mucize gerçekleşmiş. Taş işçisi güneş olmuş. Ama kısa süre sonra fark etmiş ki, dünyaya gönderdiği ışınları bulutlar kesiyor, onları aşamıyor. “Bulutların arasından ışınlarımı geçiremedikten sonra güneş olmak neye yarar,  demek ki bulut daha güçlü, keşke bulut olsaydım”, diye söylenmiş. O anda bir mucize daha gerçekleşmiş. Bulut olmuş. Dünyayı yüksekten zevkle izlerken, başlamış rüzgârın önünde sağa sola uçuşmaya. Sıkılmış; “Rüzgâr istediği anda bulutları dağıtıyor, demek ki rüzgar buluttan daha güçlü, keşke rüzgâr olsaydım” demiş. Rüzgâr olmuş o anda. Bir iki esmiş sevinçle… Ama bakmış ki önüne duvar gibi dizilen dağlara çarpıp kalıyor; “Dağları aşamadıktan sonra rüzgâr olmanın faydası ne, demek ki dağ rüzgardan daha güçlü, keşke dağ olsaydım” diye söylenmiş. Ve dağ olmuş o anda. Bütün heybetiyle ulaştığı gücün keyfini sürerken karnında darbeler hissetmiş. Birisi vura vura karnından parçalar söküyormuş . Dağ oyuluyormuş. Bir bakmış. Bir başka taş işçisi çalışıyor eteklerinde. Ne yaptıysa durmamış işçi. “Demek ki bir taş işçisi benden daha güçlü” diye düşünmüş ve keşke taş işçisi olsaydım demiş. Sonra yeniden taş işçisi olmuş… En güzel görüntün şimdi ki halin. En keyifli iş şu an seni meşgul eden şey. Tam istediğin kadar sahip oldukların. Olabilcek en güzel yerde duruyorsun. Her kimle olman gerekiyorsa onun yanındasın. İhtiyacın olan her şey var elinin altında. Daha mükemmel bir mekan, daha mükemmel bir durum daha mükemmel bir zaman yok. Hepsi senin için aklının alamayacağı ilahi bir plan içinde sana özel tasarlandı. Senin için dönüyor dünya. Evet senin etrafında dönüyor. Sevincin varsa gül, gözyaşın varsa dök. Konuş, yürü, dinlen, otur, çalış… Ne yapıyorsan bil ki o an bu an. Beklediğini sandığın an. Rahatlayacağını, huzur bulacağını, kavuşacağını sandığın an bu an. Ve ona her an sahipsin. Tam olmak istediğin anın içindesin. Zihnini geçmiş, gelecek ve dış etkilerden arındırdığında bunu göreceksin. Daha güzeli daha iyisi olamazdı. Senin için sana özel tasarlandı. Kusursuz ve benzersiz. Şikayet etmek, söylenmek bunlar anın dışında kaldı. Gel içeri gir. Ne demiş, İsaac Asimov; “Belki de mutluluk şudur, başka bir yerde olmanız, başka bir şey yapmanız, başka biri olmanız gerekirdi duygusuna kapılmamak..." Yaşamak, kendi hayatı yaşamak senin için en iyisi! Çünkü senin için, sana özel O’nun tarafından tasarlandı…
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *