Nuri Kuşcu, hayat pahalılığının acımasızca büyüdüğünü belirterek, gıda fiyatlarının bir yılda %42,4, giyimin %61, eğitimin %91 oranında arttığını söyledi. Dört kişilik bir ailenin aylık gıda harcamasının 23.615 TL'ye ulaştığını, ancak asgari ücretin (22.104 TL) buna bile yetmediğini vurgulayan Kuşcu, "Bir hanenin diğer tüm temel ihtiyaçlarla birlikte ayda en az 76.922 lira gelire ihtiyacı vardır. Bu, bir hanenin ancak üç buçuk asgari ücretle ayakta kalabileceği anlamına gelir!" dedi. Kuşcu, yaşananların sorumlusunun hükümet olduğunu ifade ederek, "Hakkı gasp edilen çalışanlarımız, emeklilerimiz acaba sizlere hakkını helal edecek mi?" diye sordu.
Elektrik özelleştirmesinin "hizmet artacak, fiyatlar düşecek" vaadiyle başladığını ancak tam tersi olduğunu belirten Kuşcu, geçen haftaki %25'lik zammın üretim maliyeti artmadığı halde yapıldığını iddia etti. "Bu zam, elektrik üretimi pahalandığı için değil, yandaş dağıtım şirketlerinin kârı artsın diye yapıldı" diyen Kuşcu, bu zamla milletin cebinden her ay 5,3 milyar liranın şirket kasalarına akacağını savundu.
Kuşcu, konut elektriğinin üretim maliyetinin 49 (birim) iken dağıtım bedelinin 183 (birim) olduğunu, faturanın %79'unun şirketlere gittiğini belirtti. Şehit aileleri ve gazilere verilen destekli elektriğin bile %93'ünün bu şirketlere gittiğini söyleyerek durumu eleştirdi.
Yeniden Refah Partisi olarak bu adaletsiz düzene "dur" demek için var olduklarını belirten Kuşcu, "Önce millet, önce adalet, önce ahlak diyoruz!" dedi. Çözümün faizci, rantiyeci zihniyetten kurtulmakla mümkün olduğunu ifade eden Kuşcu, iktidarlarında kamu kaynaklarının yandaşa değil vatandaşa kullanılacağını ve çözümün Milli Görüş'te, Adil Düzen'de olduğunu söyledi.
