Çorum
Açık
19°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
39,4861 %0.31
45,4600 %-0.26
Ara
Kesin Karar Gündem Sistemini Anlattı, İki Hakemi Hedef Aldı

Sistemini Anlattı, İki Hakemi Hedef Aldı

Sistemini Anlattı, İki Hakemi Hedef Aldı

Ahlatcı Çorum FK’nin de mücadele ettiği Trendyol 1’inci ligi mücadele eden ve 30 Kasım Cumartesi günü saat 19’da Ahlatcı Çorum FK’ye konuk olacak olan Erzurumspor’un teknik patronu Hakan Kutlu, yayıncı kuruluşa röportaj verdi. beIN SPORTS’un sorularını yanıtlayan Hakan Kutlu; Erzurumspor’un yaşadığı zorluklardan nasıl başarı ile çıktığının sırrını verdi. Takımının oyun sistemi hakkında da önemli detaylar açıklayan Kutlu, klasik olmayan üçlü savunma sistemini de anlattı. Bol pozisyonlu geçen maçların aslında taktiksel anlamda sıkıntılı maçlar olduğunu savunan Kutlu, ligi de değerlendirdi. Bu sezon geçtiğimiz sezonlara göre ligdeki daha çok takımın maddi anlamda güçlü olduğunu dile getiren Kutlu, yenilmezlik serilerinin son bulması hakkında ise çarpıcı açıklamalar yaptı. Kutlu, iki hakemi hedefe aldı.

Hakan Kutlu’nun yayıncı kuruluşa yaptığı ve yaklaşık 15 dakika süren röportajından öne çıkan ifadeler şu şekilde:

Zorlukların Üstesinden Gelen Birliktelik

Bazı şeyleri başarmak, bazı zorlukların üstesinden gelmek gerçekten kolay değil ancak Erzurumspor'da büyük bir enerji ve birliktelik oluştu. İki yıl önce geldiğimizde, takımın transfer tahtası kapalıydı ve neredeyse herkes tarafından ligden düşmüş gözüyle bakılıyordu. Futbolcuların özverisi, yönetim kurulunun çalışmaları ve şehrin takıma olan aidiyet duygusu, bu zorlu sürecin üstesinden gelinmesinde en büyük etkenler oldu.

Taraftar Desteği ve Geleceğe Odaklanma

Erzurumspor'un bu girdaptan kurtulmasında taraftarın da büyük payı var. Çok önemli ve takımlarına bağlı bir taraftar kitlesi var. Onların verdiği enerji, Erzurumspor'u ayakta tuttu.  Ayrıca, başkanımız Ahmet Dal ve onursal başkanımız Mehmet Sekmen ile her zaman geleceğe yönelik hamleler üzerine konuştuk. Günü kurtarmak yerine, geleceğe yatırım yapmayı hedefledik.

Başarıya Giden Yolda Yeni Bir Ekol

Bu sene lige beklentilerin üzerinde başladık. Transfer yasağından kurtulurken yüksek maliyetli oyuncular yerine, oyun sistemimize uygun, düşük maliyetli ama iyi futbolcuları tercih ettik. Bu strateji de başarılı oldu ve ligin ilk haftalarında beklentilerin üzerinde bir performans sergiledik.

Biz, gelişime açık bir takımız ve sistemimizi sürekli geliştirerek bir Erzurum futbol ekolü oluşturmaya çalışıyoruz. Belli bir futbol kültürü oluşturmak ve bunu kalıcı hale getirmek istiyoruz. Bizden sonra gelen teknik direktörlerin ve oyuncuların da bu ekolü geliştirmesini hedefliyoruz. Bu konuda başkanımız ve onursal başkanımızla sürekli fikir alışverişi yapıyoruz.

Erzurumspor'un Klasik Olmayan Üçlü Savunma Sistemi

Geldiğimiz ilk günden beri belli bir oyun organizasyonumuz var. Daha önce hiç üçlü formatta oynamamıştım ancak Erzurumspor'daki oyuncu kadrosunun bu sisteme uygun olduğunu gördüğüm için ilk günden beri üçlü savunma ile oynamaya karar verdik. Bu sistemi sürekli geliştirerek bir ekol haline getirdik ve Erzurumspor'un yapısına yerleştirdik. Umarım biz gittikten sonra da bu ekol devam eder çünkü taraftarlar da bu sistemi çok benimsedi.

Klasik bir üçlü savunma sisteminden farklı olarak, üç stoperimizin bir tanesini 2,5 yıldır genellikle Orhan ile dolduruyoruz. Orhan, bildiğiniz gibi yıllarca sağ bek olarak oynamış bir oyuncu. Zaman zaman da Celal'i kullandık, o da sağ açık ve sağ bek oynayan bir oyuncu. Yani, oyun içinde çok değişkenleri olan, farklı bir üçlü savunma sistemi uyguluyoruz. Oyuncularımıza bir ezber yerine, esnek bir sistem öğrettik.

Hücum Gücü Yüksek Bir Takım

Üçlü savunma oynarken gol yemedik, ancak hiçbir zaman defansif bir oyun anlayışını benimsemedik. Karagümrük maçında bunu çok başaramadık, ancak özellikle iç saha maçlarında öne alan baskısı yapan, topu daha çok bizde tutan ve rakip kalede çok fazla gol pozisyonuna giren bir takımız.

Türkiye'de üçlü savunma algısını değiştirdik çünkü süreklilik sağlayan ve hücum anlamında etkili olan bir üçlü savunma takımı yoktu. Biz, Erzurumspor olarak bu algıyı değiştirdik. Gol yememek çok önemli, ancak futbol iki yönlü bir oyun. İyi hücum yaparken iyi savunma yapabilmek de çok önemli.

Kamuoyunun "bol pozisyonlu, zevkli maçlar" olarak nitelendirdiği maçlar, bence taktiksel anlamda sıkıntılı maçlar. Çünkü defansif organizasyonu olmayan takımlar, hem çok pozisyona girer hem de çok pozisyon verir. Biz bu anlamda birçok şeyi değiştirdik, ancak eksiklerimiz hâlâ var ve geliştirmeye devam ediyoruz. Yeni oyuncular katılacak ve eski oyuncularımızın da gelişim süreci devam ediyor.

Duvar Örmekten Öte Bir Anlayış

Son olarak, savunma anlayışımız sadece "duvar örmek" değil.  Hücum anlamında etkili bir üçlü savunma sistemi uyguluyoruz. Stoperlerimizin bir tanesini mutlaka bek veya kanat oyuncularından kullanıyoruz. Kanatlarda da bek oyuncuları yerine, daha hücumcu oyuncuları tercih ediyoruz. Bu sistemi sürekli geliştirmeye çalışıyoruz.

Güçlü Rakipler ve Zorlu Bir Lig

Bu sene gerçekten çok fazla sayıda ekonomik olarak güçlü takım ve önemli oyuncu transferleri oldu. Eskiden takımlar genellikle kariyerinin sonuna yaklaşmış oyuncuları transfer ederken, şimdi performansının zirvesinde olan genç oyuncuları da görüyoruz. Bu anlamda rakiplerimiz oldukça güçlü ve ligdeki sıralama da bunun göstergesi.  Düşen takımlar bile Ankaragücü ve Karagümrük gibi önemli takımlar. İstanbulspor geçen sene düşmesine rağmen kadrosunu korudu. İstanbulspor da ekonomik olarak çok güçlü ve geçmiş yıllara göre çok daha kaliteli bir kadroya sahip.

Yenilmezlik Serisinin Sonu ve Hakem Hataları

Son iki maçımızda mağlup olduk. Manisa ve Karagümrük maçlarında istemediğimiz sonuçlar aldık. Performans açısından inişler çıkışlar olacağını her zaman söylüyorum. Bu iki maçta da kendi performansımızdan uzaktık ancak, her iki maçta da büyük hakem hatalarına maruz kaldık.

Manisa maçından başlayayım. İlk sekiz haftada yenilgi almamıştık. Maalesef Ümit Öztürk, o maçta çok kötü bir performans sergiledi.  Bu performanstan sonra yedi hafta VAR'da görevlendirildi.  Performansı kötü olan hakemleri VAR’da değerlendirip görev vermiyorlar. Yedi maç sonra tekrar bizim Manisa maçımıza verilmesini çok yadırgadım. Yine çok kötü bir hakem performansı gösterdi. Kötü oyunumuz vardı, ancak biz organize bir takımız. Kötü oynarken de kazanabiliriz. Daha önce de kötü oynarken kazandığımız maçlar oldu, ama ne yazık ki Ümit Öztürk'ün yönettiği Manisa maçını kazanma şansımız yoktu.

Karagümrük maçına gelelim. Yine eski performansımızdan uzaktık, ancak organize bir takımız ve kötü oynarken de rakibe pozisyon vermeden maçı çevirebiliyoruz.  Ancak, inanılmaz kötü bir hakem performansı vardı. Ümit Öztürk'ün üzerine koydu, Cihan hoca! Zaten düşüşte olan bir hakem.  Süper Lig'de bir ay önce FIFA kokartı alınmış bir hakemi, bir ay sonra bu ligin en önemli maçlarından birine atamak bence çok büyük bir yanlış.

KAYNAK: Haber Merkezi
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *