Çorum
Açık
18°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
39,5235 %0.11
45,4694 %0.07
Ara
Kesin Karar Ulusal ’Tik Tak’ Sesleriyle Geçen Bir Ömür: 65 Yıldır ’Zamanı’ Ayarlıyor

’Tik Tak’ Sesleriyle Geçen Bir Ömür: 65 Yıldır ’Zamanı’ Ayarlıyor


’Tik Tak’ Sesleriyle Geçen Bir Ömür: 65 Yıldır ’Zamanı’ Ayarlıyor

Elazığ’da dede mesleğini sürdüren ve aile boyu saatçi olan 75 yaşındaki Şener Saatçı, 65 yıldır zamanı ayarlıyor. Soy ismini mesleğinden alan ve ömrü ‘tik tak’ sesleri arasından geçen Saatçı, ilerlemiş yaşına rağmen 3 metrekarelik dükkanında halen saat tamir ediyor.
Elazığ’da saat tamircisi deyince akla ilk gelenlerden birisi soy ismini de mesleğinden alan Şener Saatçı oluyor. 10 yaşlarında dedesi ve babasının yanında mesleğe başlayan 75 yaşındaki 3 çocuk babası Şener Saatçı, 65 yıldır adeta zamanı ayarlıyor. Dedesi ve babasının yanı sıra kardeşleri, amcası ve kuzenleri de saatçi olan Şener Saatçı, soy ismini layıkıyla taşıyor. Ömrünü ‘tik tak’ sesleri içerisinde saat tamiri yaparak geçiren Saatçı, ilerlemiş yaşına rağmen halen çalışmayı sürdürüyor. Her türlü saati tamir eden ve 3 metrekarelik dükkanında müşterilerine hizmet veren Saatçı, bu meslekte doğduğunu ve yine bu meslekte öleceğini ifade etti.
10 yaşında mesleğe başladığını belirten Şener Saatçı, ’’Babam da saatçiydi. 3 kardeşimde saatçi. Bir tanesi rahmetli oldu. Şimdi 2 kardeş bu mesleği yapıyor. Bu bizim dede mesleğidir. Amca ve dayım oğlumda saatçi. Harput’ta 1947’de doğdum. Elazığ’ın öz ve öz çocuğuyum. Her türlü saati tamir ediyorum. Bazılarını da monte edip elektroniğe çeviriyorum. Tarihi saatler yavaştan kalkmaya başladı. Bunlara da sahip çıkmak lazım. Günde 3-4 defa gelip saatler satılık mı diyenler oluyor. Kahve köşelerinde oturmaktansa dedikodu yapıp birinin kalbini kırmaktansa çalışıyorum. Kayış, cam, pil takıyorum. Burada vakit geçiriyorum. Sevgi ve saygı başkadır. Yeter ki dürüstü ol, haram lokma yeme” dedi.

"Bu meslekte doğduk bu meslekte öleceğiz"
Eli ve ayağı tutana kadar çalışacağını aktaran Saatçı, ’’Gözüm de görüyor elim de tutuyor. Vakit geçiriyorum. 2 tane dostum geliyor, çay içip mutlu oluyorum. Alışmışım duramıyorum. Dostları görmesem kafayı yerim. Bu iş deden bizlere kaldı. Elazığ’da ne kadar soy ismi saatçi ise akrabadır. Elazığ’ı ve insanlarını seviyorum. Soy isim dededen kalmak saatçi. Meslekten gelme bir soy isim. Sülale saatçilerden yetişmedir. Bu meslekte doğduk bu meslekte öleceğiz. Ömrümüz nereye kadar giderse. Ömrüm boyunca fakiri ezmedim, haram yemedim. Çocuklarım büyüdü. Sanatı para için yaparsan ömrün az olur. Sanatı sanat için yapacaksın. Böyle yaparsan hem halkın hem de Allah’ın huzurunda rahat etmiş olursun. Para gelir geçir. Dürüstlük baki kalır. Para hesabı yapınca pilin biter. Artık elektronik, pilli ve akıllı saatler çıktı. Artık teknoloji ilerledi. Artık ona göre parça üretiliyor” diye konuştu.

KAYNAK: İHA
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *