Çorum
Açık
19°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
39,4861 %0.31
45,4600 %-0.26
Ara
Kesin Karar Ulusal Türk Tıp Sülüğü ’Hirudo Sulukii’ Dünya Literatürüne Girdi: Geçmişi 10 Milyon Yıl Önceye Dayanıyor

Türk Tıp Sülüğü ’Hirudo Sulukii’ Dünya Literatürüne Girdi: Geçmişi 10 Milyon Yıl Önceye Dayanıyor


Türk Tıp Sülüğü ’Hirudo Sulukii’ Dünya Literatürüne Girdi: Geçmişi 10 Milyon Yıl Önceye Dayanıyor

FÜ Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Naim Sağlam, Türkiye’ye ait yeni bir tıp sülüğü türü keşfetti ve “Hirudo Sulukii” adıyla dünya literatürüne girdi. Geçmişi 10 milyon yıl önceye dayanan bu endemik tür, genetik farklılıklarıyla diğerlerinden ayrılıyor ve tıp alanında potansiyel taşıyor.
Fırat Üniversitesi (FÜ) Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Naim Sağlam, Türkiye’ye ait yeni bir tıp sülüğü türünü tanıttı. 2016 yılında Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yapılan araştırmalar sonucu keşfedilen bu yeni tür, ’Hirudo Sulukii’ olarak isimlendirildi ve dünya literatürüne girdi. Prof. Dr. Sağlam, bu sülüğün diğer türlerden yaklaşık 10 milyon yıl önce ayrıştığını ve genetik olarak saf kan taşıma özelliği gösterdiğini belirtti. Prof. Dr. Sağlam, Türkiye’de sadece Adıyaman, Diyarbakır, Batman, Gaziantep gibi illerde bulunan bu türün bölgesel endemik bir özellik taşıdığını dolayısıyla sadece bu bölgedeki doğada bulunduğunu vurguladı. ’Hirudo Sulukii’, genetik yapısındaki farklılıklar nedeniyle diğer tıp sülüklerinden yüzde 10 ile yüzde 15 oranında ayrılıyor. Bu sülüğün enzim ve hormonlarının daha aktif biyolojik maddeler taşıma potansiyeli olduğuna dair ise daha ileri araştırmalar yapılması gerektiği ifade edildi. Prof. Dr. Sağlam, bu sülüğün ticaretinin mümkün olduğunu ancak korunması gereken bir endemik tür olduğunu belirtti.

’’Sadece Güneydoğu Anadolu Bölgesinde var’’
Dünya literatürüne giren sülük türü hakkında bilgi veren Prof. Dr. Naim Sağlam, ’’Ülkemizde iki tıp sülüğü vardır. Bunlardan bir tanesi benim isimlendirmelerle ‘Avrasya tıp sülüğü’ Hiridu Verbana, Avrupa’nın isimlendirmesi ile ‘Güney Avrupa Tıp Sülüğü’ olarak geçen türümüz var. Ancak burada en önemli türümüz Güneydoğu Anadolu Bölgesinde 2016 yılında moleküler tekniklerle keşfettiğimiz Türk tıp sülüğü var, literatüre de bu şekilde girdi. Biz buna isim olarak Hiridu Sulukii ismini verdik. Bu tür moleküler olarak baktığımızda, diğer sülüklerin de bundan akrabalık bağlarıyla ayrıştığını görüyoruz. Diğer türlerin ondan sonra şekillenmiş olduğunu görüyoruz. Hiridu Sulukii türünün özelliği, şu anda sadece ve sadece Güney Doğu Anadolu Bölgesindeki illerimizde, Diyarbakır, Batman onun haricinde Mardin, Mardin’de gerçi henüz bulamadık ama Güneydoğu Anadolu Bölgesi olması nedeniyle aynı şekilde Gaziantep gibi illerimizde bulunuyor. Güneydoğu Anadolu Toroslarıyla Anadolu’nun diğer kesimi yani İç Anadolu Bölgesi veya Doğu Anadolu Bölgesi sıra dağlarla ayrılmış durumdadır. Bu ayrılma, bu iki sülük türünün, farklı tür olarak izole olmasını sağlamıştır. Dolayısıyla bu Türk tıp sülüğü olarak ilk kez bizim isimlendirdiğimiz ve Hiridu Sulukii adını koyduğumuz türümüz Güney Doğu Anadolu Bölgesine has olmuştur” dedi.

’’Diğer sülüklerin atası olduğu için bu türü korumak zorundayız’’
Hiridu Suluki’nin diğer türelerden farklı olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Naim Sağlam, ’’Ticareti yapılabilir ancak bölgesel bir endemik türdür. Sadece belli bölgelerde bulunup, dünya üzerinde başka hiçbir yerde bulunmayan tür demektir. Bu türümüzde böyle bir tür sadece Güneydoğu Anadolu Bölgesinde bulunuyor. Dünyada şu anda kayıt edilmiş hiçbir ülkede bulunmuyor. Dolayısıyla, diğer sülüklerin de atası konumunda olması nedeniyle biz bu türü korumak durumundayız. Diğer türler bundan 10 milyon yıl önce ayrışarak yeni türler ortaya çıkmış. Bu türün, en önemli özelliklerinden birisi saf kan genetik taşıma özelliği var. Bu genetik yapıyla beraber diğer türlerden yüzde 10 ile yüzde 15 oranında ayrışıyorlar. Yani böyle bir farklılığı var. İlk ayrışmanın başladığı bölge olarak düşündüğümüz zaman Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde ayrıştığını düşünecek olursak, enzim ve hormonlarının biraz daha aktif biyolojik madde taşıyabileceğini düşünüyoruz. Ama bunun için büyük ve ileri araştırmalar gerekli bu araştırmaları yaptığımız taktirde de bunlarda ki biyo-aktif maddelerin ne kadar etkili ve diğer türlerden ne kadar ayrıştığını ortaya koymamız mümkün olacaktır” diye konuştu.

KAYNAK: İHA
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *