Çorum
Az bulutlu
24°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
40,7015 %0.02
47,2204 %1.43
Ara
Kesin Karar Ulusal Zelzelenin Yıl Dönümünde Yaşadığı Acı Dolu Günleri Anlattı

Zelzelenin Yıl Dönümünde Yaşadığı Acı Dolu Günleri Anlattı


Depremin Yıl Dönümünde Yaşadığı Acı Dolu Günleri Anlattı

Kahramanmaraş merkezli depremin 9. gününde enkazdan çıkarılan 17 yaşındaki Muhammed Enes ve 21 yaşındaki ağabeyi Abdülbaki Yeninar’ın anneleri o gece ve sonrasında yaşananları anlattı. Anne, iki oğlunun protein tozu içerek, kendisinin ise gördüğü rüyalar sayesinde hayatta kaldığını söyledi.
Kahramanmaraş’ın Dulkadiroğlu ilçesi Pınarbaşı Mahallesi 9 katlı Pınar Apartmanı 1. katında yaşayan Yeninar ailesi 6 Şubat depremini herkes gibi uykularında yakalandı. Depremde 17 yaşındaki Muhammed Enes ve 21 yaşındaki ağabeyi Abdülbaki ile anne Ayşe Yeninar sağ kurtuldu.
Depremin yıl dönümünde yaşadığı acıları anlatan Ayşe Yeninar, kocası Erdoğan (53), oğlu Azizcan Yeninar (32) ile annesi Meliha Arkış’ı kaybetti.
Depremin yıl dönümünde yaşadığı acı dolu günleri anlatan kadın, “Her insanlar gibi benim de planlarım vardı. Kar yağdığında eşimle yürüyüşe çıkardık o günde çıktık. Bana hasta olduğumu söyledi eşim ancak son yürüyüşüm imiş bilemedik. O gün mübarek bir gündü ve Recep-i Şerif’in 15. Gecesiydi. Ev işlerini tamamladıktan sonra saat 01:00 oldu. Saatlerce namaz kıldım. Anneme, ‘ya ölürsem yaptıklarımız bizimle gidecek’ dedim. O da bana, ‘Ben ölmeyecek miyim’ diyerek abdest aldı. Annemi düşününce tek mutluluğum onun abdestli ve ağzının oruç gitmesine çok seviniyorum” dedi.

"Rüyalar gördüm"
Gördüğü rüyalar ile hayata tutunduğunu ifade eden Yeninar, “Annem, eşim ve oğlum ile vedalaşamadım. Diğer iki oğlumun başına geçtik okudum. Büyük oğlum salonda yatıyordu ve onu uyandırmaktan korktuğum için ve kapıda ses yaptığı için kapıyı açmadım. Ona da odadan okudum başından sıvazlasaydım ve sıkı sıkı sarılsaydım öyle rabbime gönderseydim. Sonra odama gittim. Pencereyi açtım her yer bembeyaz olmuştu ki, ‘Aman yarabbi ben beyaz karlar yağdı deprem olmasaydı’ dedim. Uyuyamadım sağa sola döndüm. Büyük ihtimal ile depremden yarım saat önce uyumuşum ben depremi hiç uymadım eşimin beni kaldırması ile uyanmışım. Yatağın baş ucundan ayak ucuna gelene kadar cam patladı ve sarsıntılar sonrası eşimin son sözü, ‘hanım ölüyoruz’ oldu" diye konuştu.

"Diri diri toprağa gömüldüm"
Enkazda yaşadıklarını anlatan Yeninar, “Resmen diri diri toprağa gömüldüm. Dua etmeye başladım aradan ne kadar zaman geçti bilmiyorum 5 gün boyunca hep ara ara rüyalar gördüm. Son günlerde hayata tutunmaya devam ettim. Enkazda rüyalar gördüm. Birisi bana bir plastik top verdi bu depremin sanal bir deprem olduğunu ve topu sakın bırakma bırakırsan Türkiye yerle bir olur dedi ve sarstı ve zapt edemiyordum ve bir poşet bulup bağladım. Etkileyen rüyalardan biri de ‘ya Abdülkadir Geylani Hz. Himmet dedim ve beni sen kurtar’ dediğim anda uzun boylu sakallı bir zat 3 deve ile geldi kızım sen şehit oldun dedi ben de şehitlik gibi bir mertebeyi bırakamam ama ‘ben ölemem benim oğullarım var onların bana ihtiyacı var’ dedim. Ve adam kafasını sallayarak develer ile gitti. Sonra birini gördüm sana su içireceğiz dediler, portakal suyu da içirdiler. Elma suyu da içirdiler. Ben 5 gün boyunca hiç susamayıp acıkmadım nefes almakta da zorlanmadım. Aldığım nefes portakal ve gül kokusu idi. Hareket edince kolum ve ayağım ağrıyordu” ifadelerini kullandı.

İki oğlu protein tozu içti
İki oğlunun hayatta kalıp enkazdan sağ çıkarıldığını da söyleyen Ayşe Yeninar, “İki oğlum kazan dairesine düşmüşler telefonun alarmı çalınca buluyorlar ve küçük kardeşine sesleniyor. Birbiri yardımı ile kurtuluyorlar. Yatakları da kendileri ile inmiş ve çoraplar kazaklar giyip ısınmışlar. Oğlum protein tozu içmiş ve onlardan içip kullanmış. Abi kardeşi ikisi idrarlarını yapıp tozlar ile içiyorlar. Devletimize çok teşekkür ediyorum her ne kadar herkes şikâyet etse de bizi hiç kimseye muhtaç etmediği için. Konteyner çıktığını duyunca bana sıfır ev çıkınca sevinçten ağladım çünkü girecek bir yerim vardı” dedi.

KAYNAK: İHA
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *