Çorum
Açık
19°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
39,5326 %0.13
45,4415 %-0.02
Ara
Kesin Karar Ulusal 40 Yıllık Müzik Aşkını, Nostaljik Müzik Klavyeleri ile Taçlandırdı

40 Yıllık Müzik Aşkını, Nostaljik Müzik Klavyeleri ile Taçlandırdı


40 Yıllık Müzik Aşkını, Nostaljik Müzik Klavyeleri ile Taçlandırdı

Antalya’da müzik öğretmeni Gökhan Heparslan, çocukluğundan bu yana kullandığı ve koleksiyon haline getirdiği nostaljik müzik klavyelerle geçmişe yolculuk yaptığını söyledi.
Antalya Muratpaşa Bilim Sanat Merkezi’nde müzik öğretmenliği yapan Gökhan Heparslan, 40 yıllık müzik tutkusunu doksanlı yılların ikonik klavyelerini toplayarak sürdürüyor. Heparslan, müzikle dolu bir aile ortamında büyüdüğünü, babasının amatör bir bestekâr, annesinin ise Hacettepe Üniversitesi Türk Halk Müziği Korosu’nda bağlama çalan bir sanatçı olması sebebiyle müziğe olan ilgisinin küçük yaşlarda başladığını ifade etti.

Hatıralarla dolu klavyeler
İlk klavyesini 9 yaşında babasından hediye aldığını kaydeden Heparslan, "Zamanla her biri farklı bir anıyı barındıran klavyeleri toplamaya başladım. Koleksiyonumda, 1993 yılında Burak Aydos’un televizyon şarkı yarışmasında kullandığı klavyeden, Ankara Devlet Tiyatroları’nda "Savaş Baba" oyununun müziklerini bestelediğim klavyeye kadar pek çok özel enstrüman yer alıyor. Türk müziğine uyumlu ritim ve koma sistemine sahip klavyeleri de koleksiyonuma dahil ettim. Bu cihazlarla hem besteler yapıyor hem de öğrencilerime müziğin inceliklerini aktarıyorum" dedi.

Geçmişe özlem, bir tutkuya dönüştü
Koleksiyonunu "geçmişe duyulan özlem" olarak nitelendiren Heparslan, klavyelerin teknik özelliklerinden çok hatıralarıyla ilgilendiğini ifade ederek şunları söyledi: "Bu klavyelerin temiz ve bakımlı olması benim için çok önemli. Çocukluğumda dokunduğum, gençliğimde beste yaptığım cihazları bulmak, adeta zamanda yolculuk yapmak gibi. Koleksiyonumu tamamlamak için 7 klavye daha arıyorum. 30-40 yıllık enstrümanları bulmak zor, ancak her biri bir hikâye taşıyor. Tamamladığımda bu hikâyeleri gelecek nesillere aktarmak istiyorum" diye konuştu.

Vefat eden dostunun mirası
Koleksiyonundaki en duygusal parçalardan biri ise vefat eden dostu Tanyolaç Aygün’den kalan klavye olduğunu söyleyen Heparslan, "Vefat eden arkadaşımın eşi Güler Hanım’ın, ’bu enstrüman seninle olsun’ sözleri oldu. Bana geri verdiği klavyeyi özenle koruyorum. Bu klavye, dostluğun ve sanatın kalıcılığını hatırlatıyor" dedi. 40 yıl boyunca topladığı 17 klavye ile her birinin birer anı niteliği taşıdığını ifade eden Heparslan, "Koleksiyonumu tamamlamayı hedefliyorum. Bu klavyeler, sadece müziği değil, yaşadığım hatıraları ve duyguları da içinde taşıyor. Bir gün hepsini tamamladığımda, geçmişe duyduğum özlemi tam anlamıyla tatmin edeceğim" dedi.

KAYNAK: İHA
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *