Birinci Derece Tarım Arazisi Olmayan Alanlarda ’Kestane’ Yetişecek
Türkiye’nin yaş sebze ve meyve üretiminde ilk sıralarda yer alan Mersin’de birinci derece tarım arazisi olmayan ve işleme imkanı bulunmayan yerlerde çiftçiye gelir getirmesi için ’kestane’ yetiştirilecek. Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan, ilk etapta 110 dekar alanda deneme üretimi yapılacağını belirterek, "Kestane ilimizde yaygın olarak üretilen bir ürün değil ama özellikle işlenemeyen atıl alanlar için önemli bir alternatif, dekar başı 300 kilograma kadar ürün elde etme imkanı olacak" dedi.
Mersin’in yüksek kesimlerinde kuraklığa dayanıklı gelir getirici ürün olarak daha önce birkaç çiftçi tarafından denenen ve olumlu sonuçlar alınan Akdeniz kestanesinin üretiminin yaygınlaştırılması için çalışma başlatıldı. Özellikle küresel iklim değişikliğinin son yıllarda tarımda kuraklığa dayanıklı alternatif ürünleri arasında gösterilen kestane üretimi için Erdemli ilçesinde birinci derece tarım arazisi olmayan ve işleme imkanı bulunmayan yerler tespit edildi. Bu çerçevede ise Tarım ve Orman Bakanlığının yüzde 75 hibe desteğiyle çiftçilere Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü’nde belirlenen 110 dekar alan için bin 700 adet fidan dağıtımı yapıldı. Mersin Valisi Ali Hamza Pehlivan ve Erdemli Belediye Başkanı Mustafa Kara’da örnek olarak kestane fidanı dikimi gerçekleştirdi. Çiftçilere ise kestane üretimi hakkında bilgiler verdi.
"450 bin dekar birinci derece tarım arazisi olmayan alan var"
Erdemli’de çiftçilere bin 700 adet kestane fidanı verdiklerini belirten Vali Pehlivan, yüzde 75’inin bakanlığın hibesi olarak karşılandığı söyledi.
Temel amaçlarının marjinal olarak nitelendirilen birinci derecede tarım arazisi olmayan işlemeli tarım yapılamayan alanları değerlendirerek ekonomiye kazandırmak olduğuna dikkat çeken Vali Pehlivan, "Erdemli ilçemizde toplamda 450 bin dekarın üzerinde bu sınıfta arazimiz var. İstiyoruz ki tarımda nasıl verimli arazilerde ekim dikim faaliyetleri yapılıyorsa, bu alanlarda da yapılsın. Bunun birçok faydası var. Birincisi hastalık ve zararlılara karşı daha dayanıklı olan çok fazla bakım istemeyen, su ve benzeri şeyler beklemeyen türlerde tarımı teşvik etmiş oluyoruz. Bu alanları ekonomiye kazandırmış oluyoruz. Bir yandan da bu alanlarda erozyonu engellemiş oluyoruz" diye konuştu.
"Dekar başına 300 kilogram ürün elde ediliyor"
Kestane gibi bitkilerin ekonomik değerinin olduğunun da altını çizen Pehlivan, "Bu projemizi bir deneme üretimi olarak gerçekleştiriyoruz. İlk etapta 110 dekarı teşhis ediyoruz. Tabi gelişim sürecine bakılacak. İlimiz malumunuz bir çok ürünle ön plana çıkıyor, üretilerek ticareti yapılıyor. Kestane ilimizde yaygın olarak üretilen bir ürün değil ama özellikle işlenemeyen atıl alanlar için önemli bir alternatif. Bu proje ile aslında çiftçilerimizin önüne bir alternatif koymuş oluyoruz. Maksimum verime ulaşır ise dekar başı 300 kilograma kadar ürün elde etme imkanı olacak. Bu da çiftçi ailelerimizin ekonomisine önemli bir katkı anlamına gelecek" şeklinde konuştu.
Çiftçiler de aldıkları kestane fidanlarını dikerek belirlenen alanları üretime kazandırmayı hedeflediklerini söyledi.
