Yapılan açıklamada, 15 Temmuz gecesinin, milletin kaderine vurulmak istenen bir pranga ve devletin iradesine yöneltilmiş hain bir saldırı olduğu ifade edildi. O gece, vatanperver güvenlik güçleri ve milletin, sadece tanklara değil; "ihanete, esarete ve teslimiyete" karşı durduğu vurgulandı. Şerefli Türk Ordusu’nun üniformasını kirletmeye çalışan hainlerin, milletin inancını ve devletin gücünü aşamayacaklarını bir kez daha anladıkları kaydedildi.
Pandemiyle başlayan yeni dünya düzeni içinde, Türkiye'nin çevresinin Ukrayna-Rusya savaşı ve Orta Doğu'daki çatışmalar gibi tehditlerle çevrili olduğuna dikkat çekilen açıklamada, "Bu nedenle daha da uyanık, daha da bir ve beraber olmamız gereken bir dönemden geçiyoruz" denildi.
Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Yurtta sulh, cihanda sulh” sözünün bugün her zamankinden daha anlamlı olduğu belirtilirken, darbecilerin bu sözü kendi konseylerine isim olarak almalarının ne ilkenin değerini düşürdüğü ne de milleti kandırmaya yettiği ifade edildi.
Açıklamada, “Biz, milletçe bir daha aynı karanlığı yaşamamak için hatırlıyor, unutmuyoruz. Çünkü vatanını en çok seven, görevini en iyi yapandır” denildi.