Çorum
Açık
19°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
39,4496 %0.21
45,6211 %0.11
Ara
Kesin Karar Ulusal Pak Grip, Mevtle Sonuçlanabilir

Pak Grip, Mevtle Sonuçlanabilir


Masum Grip, Ölümle Sonuçlanabilir

Son zamanlarda başta grip olmak üzere solunum yolu enfeksiyonlarına yakalananların sayısında artış olduğunun önemine değinen Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Reşit Mıstık, özellikle 50 yaş altındaki bireylerde, gebe kadınlarda ve kronik hastalıkları olanlarda daha ölümcül sonuçlar doğurabileceğini ifade etti.
Bir çok hastanın, ’Zor iyileştim’, ’Öksürüğüm geçmedi’, ’Hala halsizim’ şikâyetlerinin devam ettiğini belirten Medicana Bursa Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Reşit Mıstık, bu virüsün insana bulaşarak ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceği bu sebeple de semptomların görüldüğü an müdahale edilmesi gerektiğini söyledi. Meksika’da başlayıp dünya üzerinde 2009 yılından beri hızla yayılan H1N1 virüsünün, domuzlarda bulunan grip virüsleri ile insan grip virüslerinin genetik alışverişi yaparak yeni bir yapı kazandığını söyleyen Prof. Dr. Reşit Mıstık, Türkiye’de şu an grip mevsimi içinde olunduğunu ve Sağlık Bakanlığı verilerine göre grip vakalarında hafif bir artış gözlemlendiğini belirtti. Prof. Dr. Reşit Mıstık, domuz gribi (H1N1) virüsünün, H3N2 ve B gibi diğer grip virüslerine göre daha fazla pnömoni (zatürre) yapma eğiliminde olduğunu ve özellikle 50 yaş altındaki bireylerde, gebe kadınlarda ve kronik hastalıkları olanlarda daha ölümcül sonuçlar doğurabileceğini ifade etti.
Kapı kolları gibi yüzeyler riskli olabiliyor
Domuz gribinin yüksek ateş, öksürük, boğaz ağrısı, baş ağrısı, vücut ağrıları, yorgunluk, üşüme-titreme, burun akıntısı ve gözlerde kızarıklık gibi belirtileri olduğuna değinen Prof. Dr. Reşit Mıstık, "Oldukça bulaşıcı bir hastalık olan domuz gribi, öksürük ve hapşırıkla havaya yayılan damlacıklar yoluyla kişiden kişiye geçer. Bu damlacıklar herhangi bir yüzeye, örneğin kapı kolu veya musluk gibi bir yere de düştüyse farklı kişilere de bulaşa sebep olur. Domuz gribi olan bir kişinin dokunduğu yere dokunulduğunda bu hastalığa yakalanma ihtimali doğar" dedi.
Erken müdahale önemli
Domuz gribinin tedavisinin, virüsün bulaştığı ilk 48 saat içinde başlanması gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Reşit Mıstık, "Erken müdahale ile semptomların hafifletilebilir ancak hastalığın oluşturduğu yan etkiler önlenemez. Bu nedenle de grip ve benzeri hastalıklarla ilgili herhangi bir semptom görüldüğünde, sağlık kuruluşlarına başvurulması ve uzman bir hekimden yardım alınması önem taşımaktadır. Hekimler, grip ve benzeri hastalıklarda uygun tedavileri önermektedir. Bunun yanında hastaların istirahat etmeleri, beslenmelerine dikkat etmeleri önem taşımaktadır" şeklinde konuştu.
Influenza A’nın ilaç tedavisi olup diğer B, C ve D tip grip (influenza) virüsünü öldüren ilaç olmadığını belirten Mıstık, "Ancak tüm grip virüs tedavisinde destek tedavileri verilmektedir. Grip tanısının doğru şekilde doktorun muayene ve laboratuvar belirtileriyle konduğunu hatırlatmakta fayda vardır. Çünkü grip virüsleri bazen gribe bağlı zatürre veya grip sonrası bakterilere bağlı zatürre yapabildiği ve bu tanıyı ancak doktorun koyabildiğini hatırlamak gerekir. Destek ve diğer ilaç tedavilerinin doktorun kontrolü altında yapılması ve izlenmesi gerekir. Grip veya diğer solunum yollarının enfeksiyonlarında istirahat bol sulu gıda , ıhlamur açık çay çorbalar ve C vitamininden zengin beslenme hastalığın nekahat sürecini ve oluşabilecek yan etkilerini azaltabilir. Unutmamak gerekir ki grip ve etkileri 2-3 haftadan daha uzun sürebilir. Bu süreci doktor kontrolü altında kısaltmak mümkün olabilir. Özellikle kırılgan yaş ( altta başka bir hastalığı olanlar ve yaşlılar) için doktor kontrolü ayrıca çok önemlidir" dedi.
Gribin yayılmasını engellemek için en önemli önlemin aşı olduğunu belirten Prof. Dr. Reşit Mıstık, "Domuz gribi virüsünün de yer aldığı dörtlü grip aşısının, her yıl grip mevsimi başında, özellikle Ekim ve Kasım aylarında yapılması önemlidir. Ancak salgın devam ediyorsa kış sonunda veya ilkbahar başında ikinci aşı yapılması da faydalı olabilmektedir. Aşı dışında kişisel hijyen önlemleri de koruyuculuk sağlamaktadır. Kalabalık yerlerde maske takmak, elleri sık sık yıkamak gibi önlemlerle grip ve soğuk algınlığından korunmanın yollarındandır. Ayrıca, gripten korunma konusunda kalabalık ortamlardan ve hasta kişilerle temastan kaçınmak gerekir" şeklinde uyardı.

KAYNAK: İHA
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *