Uçurumun Dibini Boylamadan Önce Manzaranın Tadını Çıkar Hepimiz kimi zaman bir uçurumun kenarına geliyoruz. Hayatın, hayal kırıklıklarının ve kayıpların kıyısına. Ama belki de en çok o anları yaşarken ve o anın tadını çıkararak bu zorlukları aşabiliriz. Ne var ki, uçurumun kenarında her şeyin kaybolacağı korkusuyla yaşamak yerine, bu korkuyu kabul edip bir adım geri atmak ve o manzarayı izlemek, aslında çoğu zaman bizi en çok rahatlatan şey olabilir. O manzarada, hayatın ne kadar kısa olduğunu görmek, her şeyin geçici olduğunu hatırlamak, belki de bir nevi huzurun anahtarıdır. Başka bir deyişle hayat, bazen bir uçurum gibi karşımıza çıkar. Her adımda biraz daha yaklaşırız kenarına, içimizdeki korku bir yanda merak diğer yanda büyür. Uçurumun kenarına geldikçe, önümüzdeki boşluğu görmek, uzaklara bakmak isteriz. Ancak bazen o boşluk, bir adım daha atmamız için bizi çağırırken, diğer yanda hayatın var olan güzellikleri birer gölge gibi solup gider. O yüzden belki de en çok yapmamız gereken şey, düşmeden önce durup bir süre o manzarayı izlemektir. Gerçek şu ki, çoğumuz uçurumun kenarında yaşarız aslında. Zihnimizde bir sınır vardır, her gün biraz daha yaklaşırız o sınırın ucuna. Bir an gelir ve artık adım atmak, bir şeyleri değiştirmek, hayalini kurduğumuz daha iyi yaşamı yakalamak için risk almaya karar veririz. Ve bir anda, o uçurumun kenarında buluruz kendimizi. Ancak çoğu zaman biz o uçurumun kenarına gelmeden önce, yaşamın bize sunduğu manzaranın güzelliklerini fark edemeyiz nedense. Hayatımızda karşımıza çıkan zorlayıcı, korkutucu anlar da birer uçurumdur. O uçuruma doğru yaklaşırken, şimdi ne olacak? sorusuyla baş başa kalırız. Ama belki de o an, bir durup etrafımıza bakma, manzarayı izleme zamanıdır. Belki de bir adım geriye çekilip, o korkuyu kabullenmek, uçurumun derinliklerinden önce, tüm o yolculuğun içindeki güzellikleri görmek gerekir. Çünkü gerçek cesaret, sadece uçurumun kenarında durmak değil, o korkunun içinde bile manzaranın farkına varabilmektir. Kendinizi uçurumun kenarında hissettiğinizde, durun ve manzarayı izleyin. Belki de bu manzara, size yeni yollar ve yeni umutlar sunar.