Yetiştirdiği Ürünle Gurur Duyan Üretici, 3 Ton Domatesi Evine Taşıdı
Mersin Erdemli’de bir üretici, binbir emekle ekip büyüterek hasat ettiği domateslerini hemen satmaya kıyamadı, 3 ton domatesi yayla evinin terasına kurduğu alana taşıdı. Üretici Tuncay Özdemir, "Ürettiğim ürünü yanımda gece gündüz görmekten gurur duyuyorum, keyif veriyor bana. Yetiştirirken bu kadar keyif alamıyordum" dedi.
Türkiye’nin önemli üretim merkezlerinden Mersin’de açıkta üretilen güz domatesinde hasat sonuna gelindi. Erdemli ilçesine bağlı Karayakup Mahallesi’nde domates üretimi yapan Tuncay Özdemir de son hasadını yaptı. Özdemir, hasat ettiği yaklaşık 3 ton domatesi için yayla evinin terasına özel bir mekan hazırladı. Televizyonunu izlediği, arkadaşlarıyla vakit geçirdiği alana tonlarca domatesini yerleştiren Özdemir, hemen satmaya kıyamadığını ve emeğini izlemek istediği için böyle bir yöntem bulduğunu söyledi.
"Domateslerimi gördükçe de gurur duyuyorum"
Karayakup Mahallesi’nde çiftçilik yaptığını belirten Tuncay Özdemir, bu sene iyi bir sezon geçtiğini, herkesin yüzü güldüğünü ve kimsenin emeğinin boşa gitmediğini dile getirdi.
Kendisinin de bahçe evinde kaldığını aktaran Özdemir, "Akşam olduğu zaman çayımı demliyorum, arkadaşlarım yanıma geliyor, domateslerimi gördükçe de gurur duyuyorum. Oturduğun zaman domateslerin içerisindesin. Sağına, soluna bakıyorsun her türlü için ferahlıyor. Yaptığım işten zevk alıyorum. Bazen bunu da ben mi ürettim diye söylüyorum. Köyde kimse terasında oturduğu yerde böyle domates koymaz, yapmaz da. Ürettiğim ürünü yanımda gece gündüz görmekten gurur duyuyorum, keyif veriyor bana. Yetiştirirken bu kadar keyif alamıyorum ama şu anda gurur duyuyorum, keyif alıyorum" ifadelerini kullandı.
Mahalle muhtarı Mustafa Yıldız ise mahalle sakinlerinden Tuncay Özdemir’in evini sera haline getirdiğini görünce kendisinin de şok olduğunu belirterek, mutluluktan gözlerinin dolduğunu söyledi. Kendisinin de şaşırdığına dikkat çeken Yıldız, fikrin güzel olduğunu, diğer üreticilerin de yapmasını tavsiye ettiklerini kaydetti.
