Çorum
Açık
18°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
39,5403 %0.16
45,4844 %0.11
Ara
Kesin Karar Ulusal Yürümekle Artan Bel Ağrısına Dikkat

Yürümekle Artan Bel Ağrısına Dikkat

Yürümekle Artan Bel Ağrısına Dikkat

Omurga üzerinde stres oluşturan sporlarla uğraşanlarda, kemiklerde dejenerasyon olanlarda ve 50 yaş üzerinde daha fazla görülen bel kayması, yaşam kalitesini düşürebiliyor. Medicana Sağlık Grubu Beyin ve Sinir Cerrahisi Bölümü’nden Op. Dr. Buse Sarıgül, bel kayması hakkında bilgi verdi.
Bel kayması bir omur kemiğinin diğer omur kemiği üzerinde kayması ve bu bölgede normal olmayan bir hareketliliğe yol açmasıdır. Bu kaymayla birlikte alt kemik üzerine binen anormal yüklenme ile bel ağrısı, omurilikten çıkan sinirlerin basısına bağlı ise bacak ağrısı ve bacaklarda kuvvet kaybı görülebildiğini söyleyen Medicana Ataşehir Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Bölümü’nden Op. Dr. Buse Sarıgül, “Yürümekle ve eğilip doğrulmakla artan ağrı bulgusu da hastalığın bir semptomudur. 50 yaş üzerindeki kişilerde omurgadaki dejenerasyon süreciyle beraber görülme sıklığı artar. Öte yandan, futbol, jimnastik, güreş, binicilik gibi sporlarla uğraşan gençlerde bel kayması sıklıkla görülmektedir ve bu durum, gençlerde bel ağrısının önemli sebeplerinden biridir. Ayrıca genetik yatkınlığın da hastalığın oluşumunda rolü olduğu bilinmektedir” ifadelerini kullandı.
Öncelikle yaşam tarzı değişikliği öneriliyor
“Başvuran hastalarda bel kayması tanısı, öncelikle hastanın şikayetlerini dinlemek ve muayene bulgularını değerlendirmekle başlar. Tanı için eğilip doğrulma röntgenleri çekilerek omurgada bir hareketlilik olup olmadığı saptanır. Tomografi, bel kaymasına eklem kırığının eşlik edip etmediğini göstermeyi sağlar. MR ise omurlar arası disklerde bir dejenerasyon, eşlik eden bir bel fıtığı veya sinirlerde bası olup olmadığını tespit etmede rol oynar” diyen Op. Dr. Buse Sarıgül, “Bel kaymasının tedavisinde hastaya öncelikle hayat tarzı değişiklikleri önerilir. Semptomların artışına sebep olan eğilme ve yük taşıma gibi hareketlerden kaçınılması, şikayetleri arttırmayacak şekilde egzersiz yapılması ve kilo kontrolü öncelikli olmak üzere ağrı kesici ilaç tedavisi ve omurganın çevresindeki kasları kuvvetlendirme amaçlı fizik tedavi uygulamaları tavsiye edilir. Sırt ve bel ağrısı ile bacaklardaki uyuşma hissinin kontrolünde ise epidural enjeksiyon tedavilerinin etkinliği oldukça fazladır” diye konuştu.
Ameliyatın sonuçları oldukça yüz güldürücü
Op. Dr. Buse Sarıgül şöyle devam etti: “Bu tedavilere rağmen hastanın ağrı şikayeti devam ediyorsa ve bacakta kuvvet kaybı varsa cerrahi tedavi gerekebilir. Bel kayması ameliyatı; spinal kanal diye tanımlanan omuriliğin geçtiği kanalı genişleterek sıkışan omurilik ve sinirlerin rahatlatılmasını ve titanyum vidalarla aynı bölgede hareket eden omurların birleştirilmesini yani füzyonunu kapsar. Cerrahi sonrası iyileşme yaklaşık 1 hafta sürer, semptomlarda azalma gözlenir. Bu hastalık; omurga üzerinde stres oluşturan sporlarla uğraşanlarda, kemiklerde dejenerasyon olanlarda ve 50 yaş üzerinde daha fazla görülmektedir. Eğer 3 veya 4 haftadan uzun süredir devam eden bel ağrısı ve/veya kalçalarda ağrı şikayetiniz varsa, ayakta durmakta veya yürümekte zorlanıyorsanız, tek bacakta veya her iki bacakta ağrı, uyuşma veya güçsüzlük şikayetiniz mevcutsa detaylı değerlendirme amacıyla bir beyin cerrahisi hekimine başvurmanız önerilir.”



KAYNAK: İHA
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *