Çorum
Açık
18°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
40,0509 %0.02
46,9647 %-0.11
Ara

BERAT GECESİ 

YAYINLAMA:
BERAT GECESİ  Üç ayların ikincisi olan Şaban’ın 15. gecesi, 24 Şubat Cumartesi gecesi Berat Kandili’ni idrak edeceğiz. Bizleri bugüne eriştiren Allah’a hamdolsun. Berat sözlükte; kişinin borçtan, suç ve cezadan, hastalıktan, yükümlülükten kurtulması anlamına gelir. Kameri aylardan Şaban ayının 15. gecesinde, Müslümanların Allah‘ın affı ve bağışlanması ile günah yüklerinden kurtulacakları umularak bu geceye berat (kurtuluş gecesi) denilmiştir. Sevgili Peygamberimiz bir hadisi şerifinde: “Şaban’ın 15. gecesi geldiğinde gecesini ibadetle, gündüzünü de oruçlu geçirin. O gece güneş battıktan sonra Allah rahmetiyle dünya semasına tecelli eder ve şöyle seslenir: “İstiğfar eden yok mu, affedeyim bağışlayayım” “Rızık isteyen yok mu, hemen rızık vereyim” “Başına bir musibet gelen yok mu, hemen sağlık ve afiyet vereyim.”  Ve tanyerinin ağarmasına kadar bu şekilde devam eder, çünkü o gece ilahi rahmet coşmuştur. Hz. Aişe validemiz şöyle anlatıyor: “Resulullah Şaban’ın 15’inde, gecenin yarısına kadar secdede kaldı. Secde de o kadar kaldı ki, Yüce Allah ruhunu aldı sandım, kendisine yaklaştım ayaklarına ellerimi sürdüm. Hareket ettiğini görünce rahatladım. Secde de şöyle dediğini işittim; “Azabından affına sığınırım. Gazabından rızana sığınırım. Senden yine sana iltica ederim. Sana gereği gibi hamd etmekten acizim. Senin şanın yücedir.” Sonra kendisine sordum; Ya Resulullah, bu gece secdede bir şeyler okuduğunu duydum. Bunları daha önce duymamıştım. Böyle demem üzerine bana “Onları hem sen öğren hem de başkalarına öğret” buyurdu. Hz. Aişe (RA)’den rivayetle Peygamber Efendimiz şöyle buyuruyor: “Allahu Teala rahmetiyle Şaban’ın 15. gecesi dünya semasına tecelli eder ve kelp kabilesi koyunlarının kılları sayısından daha fazla kişiyi bağışlar.” (Tırmizi) Bu gece Kur’an-ı Kerim Levh i Mahfuzdan dünya semasına indirilmiştir. Kıble bu gece değişmiştir. Daha önce Kudüs’e doğru namaz kılınırken, Allah’ın emriyle Kâbe’ye dönülmüştür. Kıblenin Kudüs’teki Mescidi Aksadan, Mekke’deki Kâbe istikametine çevrilmesinin, hicretin ikinci yılında berat gecesinde vuku bulması bu geceye ayrı bir önem kazandırmaktadır. İnsanların bir yıllık işleri bu gece de takdim olunur. Her sene Şaban ayının 15’i berat gecesinde, o sene de olacak şeyler (ameller, ömürler, ölüm sebepleri) Levh i Mahfuz’da yazılır. Bu gece camilerin, minarelerin kandillerle aydınlandığı gibi, kurtuluş dileyen insanların da tövbe ve dualarla aydınlanıp, nurlandırdığı bir gecedir.  Allah Teala bu gece de rahmet ve mağfiretini sağanak sağanak yağdırır, ibadetlerin sevabı katlanır. Berat gecesi insanlara verilen eşsiz bir fırsattır. Tövbe ve istiğfarların kabul edildiği kurtuluş gecesidir. Öncelikle bir daha yapmamak üzere günah ve hatalarımıza tövbe istiğfar edip, Allah’u Teala’dan af dilemeliyiz. Bu gece Kuranı Kerim’in Levh i Mahfuzdan dünya semasına indirilmesi hasebiyle bol bol Kuran okumalı, okuyup anlamalı, anladıklarımızla amel  etmeli, okuyanlar dinlenmeli, ilmihal okunmalı, Peygamber  Efendimize bol bol  salât-selam getirilmeli, kaza ve nafile şeklinde namaz kılınmalı, ana-baba, dost ve yakınlarımıza giderek veya telefon vasıtasıyla tebrik edilmeli, duaları istenmeli, hayatta değillerse kabir ziyaretleri yapılmalı, yoksul, kimsesiz, öksüz, yetim, hasta ve yaşlı olanlar  hediye ve sadakalarla mutlu edilmelidir. Rahmet ve mağfiret ikliminden istifade etmek için Rahman’ın kapısı çalınmalı, dualarda bulunmalı, küs ve dargınlar barışmalı, gönüller alınmalı, kederli yüzler güldürülmelidir. Peygamber Efendimiz; “Allah’a ortak koşanlar, ana- babaya asi olanlar, günah ve hatalarında ısrar edip tövbe etmeyenler bu gecenin feyzinden ve bereketinden mahrum kalacaktır” buyurmaktadır. Aslında böyle zamanlar sapıklık içinde olan, kötü alışkanlıklara devam eden, yaptıkları kötülüklerden azap çeken kimseler için güzel bir fırsattır. Bu fırsatı değerlendirip günahlarını affettirebilen, gönlünden geçirdiklerini bütün samimiyetle Allah’u Teala’ya iletip, isteklerini ondan talep eden ve belalardan ona sığınan bir insan ne kadar bahtiyardır...  Her tarafı kuşatan rahmet tecellisinden istifade edemeyen bir insan ise, ne kadar bedbahttır! Rabbimiz, berat gecesini kurtuluşumuza vesile kılsın, bizleri kurtulanlardan eylesin. (Âmin) Berat Kandiliniz mübarek olsun.
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *