Gözlerini Açık Tut
Tarhana Osman gerçek adı Osman Nuri Koçtürk…
1918’de İzmir’de doğmuştur. 1943 yılında Ankara Üniversitesi Veteriner Hekimliği Fakültesi’nden birincilikle mezun olmuş ardından “veteriner teğmen” rütbesiyle Türk Silahlı Kuvvetleri’ne katılmıştır. Meslek hayatına, Askeri Veteriner Akademisi’nde asistan olarak başlar. Daha sonra Ankara Üniversitesi’nde “biyokimya” dalında doktor unvanı alır.
1949-1954 ABD’deki Missouri Üniversitesi’nde beslenme kürsüsünde ziyaretçi profesör olarak görev yaparak kariyerine devam eder. Ülkeye döndükten sonra ise, sivil hayatı tercih edip, Et ve Balık Kurumu, Milli Eğitim Bakanlığı ve Ziraat Bakanlığı’nda, beslenme uzmanı olarak çalışır.
Onu meslektaşlarından ayıran ise halka dönük bilimsel yazılar yazıp konferanslar vermeye başlaması olmuştur. Nedeni ise çalışmalarının soğuk savaş dönemine denk gelmesidir. Beslenmenin kişisel tercihlerden çok, üst düzeyde verilen politik kararlar ile şekillendiğini farkeder.
Bu yıllarda ABD, Türkiye'ye Marshall yardımı çerçevesinde, büyük miktarda süt tozu yardımı yapar. Suya karıştırılan bu süt tozları bütün okullarda öğrencilere içirilir. Öyle ki kendi sütünü üreten köylerde bile zorla bu sulandırılmış süt tozları verilir. Halkın süt tozlarını kullanması yönünde büyük teşvik vardır.
Public Law 480 yasası ile ABD’nin Türkiye’ye gönderdiği bu süt tozu ve ek olarak unların insan sağlığına verdiği zararlar aşikardır. Az gelişmiş ülkelere gıda yardımı adıyla, üretim artıklarının pompalandığını farkeden ve bunun ardında başka amaçların olduğunu anlayan Osman Nuri Koçtürk bu gördüklerini herkesin farketmesini istemiştir. İnsanın temiz gıdaya erişmesi hakkında bir çok kitap ve makale yazmıştır.
Amerikan süt tozunun kanserojen olduğunu ispat etmiş ve yasaklanmasını sağlamıştır. 1950'li yıllarda Amerikan margarini ve buğdayına karşı da aynı savaşı verecektir.
Onun Tarhana Osman olarak anılmasının sebebi ise katıldığı radyo programlarında tarhana içilmesi yönündeki teşvikleri olmuştur.
Namıdiğer Tarhana Osman, 1994 yılında Ankara’da vefat eder.
2016 yılında İzmir Karşıyaka’da, belediye tarafından büstü dikilir. Ayrıca törende, anısına tarhana dağıtılır.
Karanlık zihinler tarafından yönetilen ülkelerin, başka ülkelere yaşattığı bu gıda terörüne benzer durumlar, farklı alanlarda da devam ediyor. Örneğin büyük giysi markalarının Afrika’ya yolladığı kullanılmış giysiler ciddi ekonomik ve çevre sorunlarına yol açıyor.
Her yıl milyonlarca kullanılmış giysi Afrika ülkelerine gönderiliyor. Ayrıca bu durum sadece bir çöp krizi değil, yerel tekstil endüstrisi üzerinde olumsuz etkiler de yaratıyor.
Yani yardım adı altında, zarar verme taktiği hala devam ediyor.
Fayda mı, zarar mı, seçebilmek önemli. Öncelikli hedef yardıma ihtiyaç duyulmayacak kuvvette olmak. Bunun yolu gözünü açık tutmak. Her alanda, her zaman...
Bilinçli bir toplum, farkında insanlar, bilgili bireyler güçtür. Açık zihinler güçtür.
Gözler gerçeği görmeli. Doğruyu seçmeli. Açık beyinleri beslemelidir…